Sanayici, tarih araştırmacısı, koleksiyoner, Türkiye Sualtı Arkeolojisi Vakfı (TİNA) Başkanı Oğuz Aydemir; 20 yıldır çeşitli ülkelerden topladığı, birçok müzayededen yüksek rakamlar ödeyerek satın aldığı ‘1770 Osmanlı Rus Deniz Savaşı’na ait belge ve objeleri Çeşme’deki evinin bir bölümünde 7 Temmuz’dan bu yana sergiliyor. Sergi yıl boyunca açık olacak. Sergiyi bugüne dek tarih, kültür, deniz ve barış tutkunu ilgili ve önemli yaklaşık 200 kişi ziyaret ederken, bu ziyaret süresince de konuyla alakalı 40’ar dakikalık bilgi aldılar. Sergide Çeşme’nin ve açıklarında gerçekleştirilen savaşın hem Türk deniz tarihi hem de Rusya açısından çok önemli birer dönüm noktası olmasına, denizlerin önemine ve aydınlanma dönemine dikkat çekiliyor.
SAVAŞA DAİR BELGELERDEN, HARİTALARA, MAKETLERDEN TABLOLARA..
‘Aydınlanma Çağında Çeşme Deniz Savaşı’nın 250. Yılı adlı sergide 1768-1774 Osmanlı - Rus Harbi haritası, Osmanlı’nın 84 toplu ‘‘Burc-u Zafer’’ kalyonu ile Kraliçe II. Katerina'nın bölgedeki isyancılara rüşvet olarak dağıtılması için bastırdığı 500 bin adet altın sikkeyi de taşıyan Rus amiral gemisi Yevstafiy’nin maketleri, savaş döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nda tahtta bulunan III: Mustafa, Rus tarafında Çariçe II. Katerina ve savaşın komutanlarından Cezayirli Gazi Hasan Paşa’nın tam boy resim maketleri, haklarında bilgiler, her iki tarafta görevli olan komutanlar ile savaşta etkin kişilerin fotoğrafları ve haklarında bilgiler, Rus Donanma Komutanı Kont Aleksi Orlov’un bizzat yazıp imzaladığı, aralarında Türk savaş gemilerinin özelliklerini ve mevkilerini gösteren çizimler, Kont Orlov’un savaş planları-günlükleri, Çeşme baskını öncesi taktikler ile Kont’un gemilerine gönderdiği hücum emirlerinin bulunduğu belgeler, savaşla ilgili yabancı ressamların tabloları, o dönemde Avrupa basınında çıkan gazete yazıları, karikatürler, savaş sonrası Rusya’daki yansımaların yer aldığı gazete küpürleri, savaşın tüm ayrıntılarıyla ele alındığı Oğuz Aydemir ve Ali Rıza İşipek’in hazırladıkları Türkçe ve İngilizce basılan ‘1770 Çeşme Deniz Savaşı’ adlı kitap, asılları St. Petersburg müzelerinde bulunan aralarında Ressam Hackert’ın yaptığı Çeşme Savaşı’nı anlatan tabloların reprodüksiyonları, III. Katerina’nın sevgililerinin yer aldığı bir köşe, savaşı anlatan kitaplar, filmler, yayınlar. Savaşta kazanılan zafer sonrası Rusların bastırdığı paralar, Rusya’da yaptıkları anıtlar ve müzelerin, Çeşme Sarayı, Çeşme Kilisesi, Çeşme Obeliski, Çeşme Hamamı’nın olduğu fotoğraflar yer alırken, savaşı anlatan videolar da sergi boyunca oynatılıyor. Sergide ayrıca Aydemir’e Rusya Aksakal Konseyi’nin (İhtiyarlar Heyeti) kararıyla ve St Patersburg Deniz Meclis Başkanı N. Orlov imzalı Çeşme Savaşı’nın 250. Yıl dönümü anısına verdiği ‘Gümüş Madalya’ da bulunuyor.
AYDINLANMA DÖNEMİNE, DENİZLERİN ÖNEMİNE VE İNGİLİZ-RUS İŞ BİRLİĞİNE DİKKAT ÇEKİLİYOR
Koleksiyoner iş adamı TİNA Başkanı Oğuz Aydemir, sergide anlatıma konu olan 1770 Çeşme Deniz Savaşı’nın 250.nci yılı olmasının ötesinde, aslında 18.nci yüzyıl Aydınlanma Dönemi ve Batmayan Güneş İmparatorluğu İngiltere ile Rusya’nın bağlantısına, denizlerin, okyanusların önemine ve Türk deniz tarihinde Çeşme’nin yerinin vurgulandığını belirterek, “Türk Deniz Tarihi 1081 de Koyun Adaları Savaşı ve Çaka Bey ile Çeşme’de başlar. 17.nci yüzyılda Mezamorto Hüseyin Paşa’nın Venedik Donanması’na karşı zaferi ve 1770 baskını önemli kilometre taşlarıdır. 1776 Amerikan Konfederasyon Bağımsızlık deklerasyonu,1789 Fransız ihtilali ve bu yüzyıla damgasını vuran Aydınlanma Dönemi sloganları olan Kardeşlik, Adalet, Eşitlik, Hürriyet, Laiklik Batı dünyasına Rusya’yı münhasıran sanat, tarih boyutuyla dahil etmeyi mümkün kılmıştır. Bu yüzüyle devrin Romanov hükümdarı Alman asıllı 2.nci Katerina Çeşme başarısıyla Rus halkının gönlünü kazanarak 34 yıl iktidarda kalırken, Büyük Petro’nun sıcak sulara inme vasiyetini de yerine getirmiştir. Çeşme’nin gerek 2.nci Katerina’nın ve gerekse Rusya’nın geleceğini önemli ölçüde etkilemesi sergimizin anlatımına konu olmuştur” diye konuştu.
RUSLAR İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Sergiyi bugüne dek tarih, kültür, deniz ve barış tutkunu yaklaşık 200 dostunun ziyaret ettiğini ve gördükleri-dinledikleri karşısında çok duygulandıklarını dile getiren Aydemir sözlerine şöyle devam etti:
“Daha önce de Çeşme Müzesi içinde Çeşme Deniz Savaşı’na dair bir Rus Holü Sergi Salonu hazırlanmasına katkı sağladım. Bu sergi 14 yıldır müze ziyaretçilerine açık. Osmanlı İmparatorluğu ile İngilizlerle işbirliği yapan Rusya İmparatorluğu arasında 1770 yılında Çeşme açıklarında gerçekleşen savaşta ne yazık ki Osmanlı ağır yenilgiye uğramıştı. Bu büyük yenilgi sonrası ise denizcilik teknolojisinin geri kaldığını fark etmiş, donanmanın modernleştirilmesi için ilk girişimleri ve ıslahat çalışmalarını başlatmıştı. Deniz Harp Okulu’nun temelleri de bu savaşta alınan ağır yenilginin sonrasında atıldı. Ruslar için ise tarihlerinde Çeşme ve Çeşme Deniz Savaşı çok önemli bir konuma sahip. Osmanlı’yı ağır yenilgiye uğratan II. Katerina ‘Rusların Anası’ olmayı başarıyor. 34 yıl boyunca Rusya'yı yönetiyor ve 18. yüzyıl Rusya'sına damgasını vurmuş bir çariçe olarak hükümdarlığı süresince 510 bin km2 toprağı Rusya’ya katıyor. İşte bu yüzden Çeşme Deniz Savaşı Rusya açısından çok önemli. 250 yıl önce kazandıkları zafer için St. Petersburg’da anıtlar diktiler, zafer anısına paralar bastılar, o dönemde yapılan gemilere Çeşme adını verdiler. Kilise ve müzeler kurdular. Saint Petersburg’da Çeşme isimli birçok yer var. Bizler de Rusların bu ilgisini Çeşme turizmine kazandırabiliriz diye düşünüyorum.”
GEÇMİŞTEKİ SAVAŞ GÜNÜMÜZDE VE YARINLARIMIZDA DOSTLUĞUN MEŞALESİ OLSUN
“Avustralya ve Yeni Zelandalıların Anzaklar yenildikleri halde savaşın her yıl dönümünde Çanakkale’ye akın ettiklerini vurgulayan Aydemir, “Yine başka bir örnek; tarihe yön veren Waterloo Savaşı’nda ve Trafalgar’da İngilizlere karşı ağır bir yenilgi alan Fransızlar, bu savaşları anmakta bir mahsur görmüyor. Aksine bu durumu birer turizm aracına dönüştürüldüler. Her yıl binlerce turist bu savaş bölgelerine gidiyor. Aynısını biz de yapabiliriz. Hem Rus hem de Türk turizm acenteleri savaşın her yıldönümü tarihinde Çeşme’ye özel turlar düzenleyebilir, keza bu turları değişik zaman dilimlerinde de gerçekleştirebilir. Tarih boyunca yaşanan birçok olumsuz olaylar, savaşlar, her toplum arasında olmuştur. Ama olumsuz başlamış olaylar, daha sonra dostluklara vesile olabiliyor. Geçmişteki savaşı, bugünkü dostluğun meşalesi olarak simgeleyip, geçmişte olanları hatırlamak ve hatırlatmak, iyi değerlendirerek ileriye ışık tutmayı amaçladım bu sergide. Hem tarihimizin kötü bir sayfasını tanıtıp, hem de bu olaydan ders alınmasını sağlamaya çalıştığım bu sergiyi, evimin köşesinden belediye, kaymakamlık ve valiliğin de desteğiyle bir müzeye, bir sergi salonuna vs. taşıyıp daha geniş kitlelerle tarihimizi buluşturmayı arzu ediyorum” dedi.
MALİYETİ RUS ENERJİ DEVİ GASPROM ÜSTLENECEKTİ
“Çeşme’yi Ruslar için bir cazibe merkezi haline getirmeliyiz” diye konuşmasını sürdüren koleksiyoner Aydemir, sözlerini şöyle tamamladı:
“2015’deki Uçak krizi öncesi Çeşme’ye bir ‘Rus Dostluk Anıtı ve Parkı’ girişiminde bulunduk. Maliyetini de Rus enerji devi Gasprom’un üstlenecekti. Bu proje tekrar hayata geçirilebilir. Ayrıca 250 yıl önce Çeşme açıklarında, Osmanlı kalyonu ‘‘Burc-u Zafer’’le giriştiği çatışma sonunda batan Rus amiral gemisi ‘‘Yevstafiy’’in trilyonlarca liralık hazinesiyle aynı savaşta yakılan ve parasızlıktan denize terk edilen yaklaşık 30 Osmanlı gemisi batığı Türk-Rus ortak çalışmasıyla su üstüne çıkarılıp, sergilenebilir. Sualtı araştırmalarına meraklı Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin de Çeşme’deki batıklara mutlaka ilgi gösterecektir diye düşünüyorum. Çeşme Ruslar için yeni bir destinasyon olabilir. Akıllı bir tanıtımla Ruslar Çeşme’ye çekilebilir, turizme önemli bir katkısı olur. Elimizdeki değerleri iyi değerlendirebilirsek Rus turisti Çeşme’ye kazandırabilir, dostluk, kültürel ve ticari ilişkileri de geliştirebiliriz.” (Fulya Omaç)
KAYNAK: http://www.tourexpi.com/tr-tr/news.html~nid=165108&u=a72c5a6e0aeb99efbe469c501e09cb3f&frmnw
|
|
|